Egoyu Sadece Aşk Yenebilir
Her insan egosu tarafından yönetilir. Kendimizi özgür sanırız ama
aslında egomuzun esiriyizdir. İçimizdeki esas “ben” sahibimizdir.
Bizim yerimize kararları o alır, bizi çeşitli ruh durumlarına
sokar. Hiç istemeden öfkelenmemizin, sinirlenmemizin altında bu vardır.
Hırslarımızı ego yönetir. Aklımız ne kadar başka türlü söylese de ego “hayır”
der, “öyle değil böyle davran.”
Ve biz ister istemez onu dinleriz.
***
Her şeyi yapabilirsiniz ama insanın egosuna dokunamazsınız. Bunu
yaptığınız anda karşınızdaki insanın çıldırdığını, her türlü deliliği yapma
noktasına geldiğini, hatta sizi öldürmek istediğini fark edersiniz.
Ego, insanı mantık dışı noktalara sürükler. Kadınla erkeği düşman
kılan, arkadaşlıkları bozan, siyaseti çekilmez hale getiren şey egodur.
Milyonlarca insanın öldürüldüğü savaşları, çoğu zaman iki
komutanın egosu yönetir. Birbirlerinden çok uzak oldukları, hatta hiç
karşılaşmadıkları halde başka insanların hayatı üstünden bir ego oyunu
oynarlar.
Galip komutanın rakibine uzaktan “Seni yendim ey bilmem kim!”
demesi bundandır.
***
Bütün dinler egoyu terbiye etmek, hatta sindirmek üzerine
kurulmuştur.
Bazı çilekeşlerin kendi bedenlerine eziyet etmeleri, aç kalmaları,
kadınsız bir hayatı tercih etmeleri, mağaralara inzivaya çekilmeleri, nefsi
yani egoyu terbiye etmek içindir.
Tanrı buyrukları, peygamber sözleri hep “şeytan” olarak tanımlanan
egonun insanı aldatmasını engellemeyi hedefler. İnsanın efendisinin ego değil,
Tanrı olmasını sağlamaya yöneliktir.
Bu yüzden de bütün kutsal kitaplar insana bu dünyanın geçici bir
sınav yeri olduğunu, dünya zevklerine kapılmaması gerektiğini, asıl yaşamın
öbür dünyada olduğunu vurgular ve sürekli olarak ölümü hatırlatır. Çünkü ölüm
egoyu da öldürecektir.
***
Olgunluk, bilgelik egoyu denetim altına almak demektir.
Bazı insanların
sözleri hatta yazıları buram buram ego kokar. O kişi sürekli savunma
halindedir. Hangi konudan söz açılsa,
“ben” diye düşünür ve cevap verir. O gizli ve derin egosunu zaman zaman
gözlerinde, sesinde, kelimelerinde görebilirsiniz.
Egolarının kölesi olan bu tip insanlar, ömür boyu huzur
bulamazlar.
***
Egoyu öldüren tek şey aşktır.
Gerçek, derin, tutkulu, özverili, canını verecek, kendi kimliğini
silip eritecek, yok edecek kadar büyük bir aşk.
Böyle bir esrimenin karşısında ego yaşayamaz, insan üzerindeki
egemenliğini sürdüremez. Yenilmeye mahkûmdur.
Kendi varlığını başka bir varlık içinde eritmek isteyen kişi çok
güçlüdür. Yenen değil yenilen olmak ister; kazanan değil kaybeden, bencillik
değil fedakârlık yapan olmaya çalışır.
Çünkü ego onun efendisi değildir artık. Adına aşk denilen yeni bir
efendisi vardır.
Zülfü Livaneli
Yazarlık da bi anlamda içind e yaratma hissi barındırır. Karakterler,olaylar olgular bu küçük tanrıcıgın elindedir. Ve olgunluk ve bilgelik bu yanılsamanın yani,tanrılık egosunun ağına düşmemektir. Ve bence de egoyu öldüren tek şey olan aşk yani; " en büyük aşk" olan Allah aşkını ve "gerçek" Allah âşıklarını bi kaç öznel cümleyle ,kelimenin tam anlamıyla, küçümsemek...iste bu gerçek ve en büyük egodur. Tanriyla, tanrilarla kapışır.Yazar egosu.sanatci egosu.bilim insani egosu...Çok trajikomik...
YanıtlaSil