Anonim Şirket'in Bölünmesi - Sevdalım Hayat
Anonim Şirket'in Bölünmesi

Anonim Şirket'in Bölünmesi

Paylaş
ANONİM ŞİRKETİN BÖLÜNMESİ 

A. GENEL OLARAK BÖLÜNME
Tekinalp’e göre bölünme bir ortaklığın malvarlığının tamamının veya bir bölümünün ortaklıktan ayrılarak bir bütün halinde mevcut veya kurulacak ortaklığa/ortaklıklara devredilip karşılığında devralan mevcut veya kurulacak ortaklıkların paylarını, bölünen ortaklık ortaklarının veya bizzat ortaklığın kendisinin almasıdır[1].

Karahan’a göre bölünme sermaye şirketlerinin veya kooperatiflerin malvarlıklarını tamamen veya kısmen kendilerinden ayırarak tasfiyesiz olarak ve kısmi külli halefiyet yoluyla başka sermaye şirketlerine veya kooperatiflere devretmeleri ve karşılığında bölünen şirket ortaklarının devralan şirketlerde ortak konumunu ipso iure (kanundan dolayı) elde etmeleridir[2].


TTK m.160’a göre sermaye şirketleri sermaye şirketlerine ve kooperatiflere bölünebilirler. TTK m. 159’a göre bir şirket tam veya kısmi bölünebilir. Tam veya kısmi bölünmede oranların korunduğu veya oranların korunmadığı bölünme söz konusu olabilir. Yeni dengeler kurmak, hâkim ve azınlıkta kalacak ortakları değiştirmek, pay oranlarını yeniden dağıtmak isteyen bir ortaklık oranların korunmadığı bir bölünmeyi tercih edecektir[3].

Bölünmede pay ve ortaklık haklarının yerine ayrılma akçesi öngörülemez, azınlık oy sahipleri ortaklıktan ihraç edilemez[4]. Ortaklar mutabakat sağlanması ile ortaklıktan ayrılabilirler.

Bölünmede, şirket malvarlığının bir bütün halinde başka bir şirkete devri söz konusu olamadığından[5] kısmi külli halefiyet söz konusu olacaktır. Bu nedenle bölünme yoluyla devralan şirketin aktifine geçirilen varlıkların ayni sermaye olarak koyulması mümkün değildir[6].

Her ne kadar tasfiye halindeki bir şirketin birleşmesi veya sermaye kaybı ve borca batıklık durumunda birleşme kurumu düzenlenmiş olsa da bölünmede benzer düzenlemeler yer almamaktadır. Tekinalp’e göre İBK uyarınca her iki durumda da birleşme hükümleri kıyasen uygulanmalıdır[7]. Bu kapsamda birleşme hükümlerini kıyasen uyguladığımızda şu sonuçlara varılmaktadır:
  • Tasfiye halindeki bir şirketin malvarlığının dağıtılmasına başlanmamışsa ve devrolunan şirket olması kaydıyla bu şirket bölünmeye katılabilir. (Devralan şirketin merkezinin bulunduğu yerin ticaret sicili müdürlüğüne sunulan belgelerle ispatlanır.)
  • Sermayesiyle kanuni yedek akçeleri toplamının yarısı zararlarla kaybolan veya borca batık durumda bulunan bir şirket kaybolan sermayeyi veya gerekiyorsa borca batıklık durumunu karşılayabilecek tutarda serbestçe, tasarruf edilebilen özvarlığa sahip bulunan bir şirket ile birleşebilir.
Bölünmede, bölümlerin sayılarını, büyüklüklerini, içeriklerini belirlemede bölünmeye katılan ortaklıklar tamamen serbesttirler. Ancak bu serbesti aktif ve pasif dengesi yönünden katı şekilde sınırlandırılmıştır. Buna göre bölünmede aktif ve pasifler dengeli bir şekilde belirlenmeli, aktiflerin pasifleri karşılayacak değerde olmasına dikkat edilmelidir[8]. Bununla birlikte liste içeriği açık yazılmalı, malvarlığı parçaları iyi tanınmalıdır.
  1.  Tam Bölünme
Tam bölünmede bölünen şirketin tüm malvarlığı devralacak şirketlere geçer, devrolunan (bölünen) şirket tamamen sona erer ve ticaret unvanı ticaret sicilinden silinir (TTK m.159/1-a). Sona eren şirketin paylarının yerini devralan ortaklıkların payları alır[9]. Pulaşlı’ya göre tam bölünme yeni kuruluş şeklinde birleşmenin tam tersidir. Öyle ki şirket adeta anka kuşu gibi yanıp küllerinden yeniden doğmaktadır[10].
Tam bölünme için ortaklığın tüm malvarlığının aktif ve pasifiyle en az iki parçaya bölünmesi gerekir. Her ne kadar bölünen parçaların eşit olması gerekmese de her bölünen parçada hem aktif hem pasif olmak zorundadır[11].

2.Kısmi Bölünme
Kısmı bölünmede şirketin malvarlığının bir bölümü başka şirketlere devrolunur. Kısmi bölünmede şirket ortakları devralan şirketin pay ve haklarını iktisap edebileceği gibi bölünen şirketin devredilen malvarlığı bölümlerinin karşılığında yavru şirket oluşturması da mümkündür.

Kısmi bölünmede parçalanan ortaklık açısından bölünme söz konusu olurken devralan ortaklık bakımından birleşme söz konusudur[12]. Kısmi bölünmede bölünen ortaklık ortadan kalkmaz, malvarlığının bölünmemiş kısımları ile faaliyetine devam eder[13]

3. Devralma Yoluyla Bölünme
Tam veya kısmi bölünme devralma yoluyla bölünme şeklinde gerçekleşebilir. Öyle ki bölünen bir ortaklığın bir parçası mevcut bulunan bir ortaklığa katılır. Devralma yoluyla bölünmede hem bölünecek hem de devralacak taraflar mevcut olduğundan bir bölünme sözleşmesinin hazırlanması gerekir[14]. Kanunun 160. maddesi kısıtlaması uyarınca parçayı devralacak şirketin anonim, limited veya sermayesi paylara bölünmüş komandit şirket ya da kooperatif olması şarttır. Devralma yoluyla bölünmede devralan ortaklığın sermayesinin artırılması gerekir[15].

4. Yeni Kuruluş Şeklinde Bölünme
Bölünen ortaklığın bölünmeye tahsis edilmiş parçasının bölünme için kurulmuş bulunan ortaklık tarafından devralınması halinde yeni kuruluş şeklinde bölünmeden bahsedilir. Geçerli bir bölünme için yeni kurulacak ortaklığın ya sermaye ortaklığı ya da kooperatif olması şarttır.

Yeni kurulacak ortaklık TTK m.164’te sayılı kolaylıklardan yararlanır. Şirketin kuruluşunda Kooperatifler Kanununun kuruluşa ilişkin hükümleri uygulanır. Yeni sermaye şirketinin kurulmasında, kurucuların asgari sayısına ve ayni sermaye konulmasına ilişkin hükümler uygulanmaz. Yeni kuruluş nakdi veya ayni sermaye ile gerçekleşmez. Sermayenin karşılığı intikal edecek olan malvarlığıdır [16].

B. BÖLÜNMEYE HÂKİM İLKELER
Bölünme, 3 temel ilke üzerinden gerçekleşir:
  • Malvarlıklarının Önce Ayrılması Sonra Birleşmesi İlkesi: Bölünen ortaklığın kendisinden ayrılan bir malvarlığı bölümünün veya bölümlerinin mevcut ya da bölünme için yeni kurulmuş bir ortaklık ile birleşmesini ifade etmektedir[17].
  • Kısmi Külli Halefiyet İlkesi: Bölünmede devrolunan ortaklığın malvarlığı bir bütün halinde devralan veya yeni kurulan ortaklığa intikal etmediğinden bölünmede külli halefiyetin parçalara özgülenmiş hali mevcuttur[18].
  • Ortaklık Paylarının Ve Hakların Korunması İlkesi: Tam veya kısmi bölünmede ortakların pay ve haklarının korunmasını ifade eder. Devreden ortaklık ile devralan ortaklığın aynı türde olması halinde ortaklık haklarının niteliğinde bir değişiklik olmaz, ancak devreden ve devralan ortaklıklar aynı türde değilse hakları niteliği de değişik olur ve ortakların bölünen ortaklıktan farklı haklara sahip olması gerekir[19].
C. BÖLÜNMENİN UYGULANMASI Bölünme kurumunun bazı tehlikeler getirmesi (malvarlığının ve borçların tam olarak sınırlandırılmamasına bağlı doğabilecek tehlikeler, alacaklıların durumunun kötüleşmesi, azınlık pay sahiplerinin haklarının tehlikeye düşmesi) dolayısıyla TTK’da bazı önlemler alınmıştır[20]. Karahan bu tedbirleri;
  • Sermayenin artırılması
  • Sermayenin azaltılması
  • Yeni kuruluş
  • Ara bilanço
şeklinde sınıflandırmıştır.
Devralan şirket devreden şirketin ortaklarının haklarını koruyacak miktarda sermayesini artırır. Bölünmede, ayni sermaye konulmasına ilişkin hükümler uygulanmaz. Bölünme sebebiyle, kayıtlı sermaye sisteminde müsait olmasa bile, tavan değiştirilmeden sermaye artırılabilir.

Tam bölünmede şirket ortadan kalkacağı için sermayenin azaltılması söz konusu olmaz. Kısmi bölünmede ise şirketin aktifinden ayrılan malvarlığı değerine göre sermayenin azaltılması gerekebilir. Bölünme sebebiyle devreden şirketin sermayesinin azaltılması hâlinde 473[21], 474[22] ve 592[23] nci maddeler ile kooperatiflerde Kooperatifler Kanununun 98 inci maddesine dayanılarak bu Kanunun 473 ve 474 üncü maddeleri uygulanmaz.

TTK m.165’e göre bilanço günüyle bölünme sözleşmesinin imzası veya bölünme planının düzenlenmesi tarihi arasında, altı aydan fazla bir zaman bulunuyorsa veya son bilançonun çıkarılmasından itibaren bölünmeye katılan şirketlerin malvarlıklarında önemli değişiklikler meydana gelmişse bir ara bilanço çıkarılır. Ara bilançoya ilişkin olarak TBK m.165/1-a ve 1-b bentlerinde öngörülen hükümler saklı kalmak üzere yıllık bilanço hükümleri uygulanır.   TBK m.165/1-a ve 1-b’ye göre ara bilanço için;

a) Fizikî envanter çıkarılması gerekli değildir.
b) Son bilançoda kabul edilmiş bulunan değerlemeler, sadece ticari defterlerdeki hareketler ölçüsünde değiştirilir; amortismanlar, değer düzeltmeleri ve karşılıklar ile ticari defterlerden anlaşılmayan işletme için önemli değer değişiklikleri de dikkate alınır.

Bölünme bir ara bilanço çerçevesinde şekillenir. Ara bilanço sadece bölünme için çıkarılır ve değişim oranlarının, sermaye artırımlarının veya azaltılmasının ne miktarda yapılacağının belirlenmesine dayanak oluşturur[24].

D. BÖLÜNME İŞLEMLERİ 
Bölünme Sözleşmesi ve Bölünme Planı: TTK m.166 uyarınca bir şirket malvarlığının bölümlerini var olan şirketlere devredecekse, bölünmeye katılan şirketlerin yönetim organları tarafından bir bölünme sözleşmesi yapılır. Bir şirketin malvarlığının bölümlerini yeni kurulacak şirketlere devretmesi suretiyle bölünmesi söz konusu olduğunda bölünme planı hazırlanır. TTK m.166/2 uyarınca bu şekilde bölünecek şirket bölünme planı hazırlamak zorundadır. Yeni kuruluş söz konusu olacaksa bölünme planına yeni şirketin sözleşmesi de eklenecektir.

Bölünme sözleşmesi ve bölünme planı, borçlanma ve tasarruf işlemlerine, bölünme dolayısıyla meydana gelecek olan ortaklıkların şekline, içyapısına, organlarına, ortakların payları ve hakları ile borçlarına ilişkin hükümler içeren ortaklıklar hukuku sözleşmesidir[25].

Bölünme sözleşmesi de bölünme planı da yazılı şekilde hazırlanmalı ve genel kurul tarafından TTK 173 hükmü uyarınca onaylanmalıdır. Bölünme sözleşmesinin veya bölünme planının hangi kapsamda olması gerektiği TTK m.167’de düzenlenmiştir. Buna göre bölünme sözleşmesi ve bölünme planı özellikle;
  • Bölünmeye katılan şirketlerin ticaret unvanlarını, merkezlerini ve türlerini,
  • Aktif ve pasif malvarlığı konularının devir amacıyla bölümlere ayrılmasını ve tahsisini; bu bölümlere ilişkin envanteri; taşınmazları, kıymetli evrakı ve maddi olmayan malvarlığını teker teker gösteren listeyi,
  • Payların değişim oranını ve gereğinde ödenecek denkleştirme tutarını ve devreden şirketin ortaklarının, devralan şirketteki ortaklık haklarına ilişkin açıklamaları,
  • Devralan şirketin; intifa senedi, oydan yoksun pay ve özel hak sahiplerine tahsis ettiği hakları[26],(varsa)
  • Şirket paylarının değişim tarzlarını,
  • Şirket paylarının bilanço kârına hangi tarihten itibaren hak kazanacaklarını ve bu istem hakkının özelliklerini,
  • Devreden şirketin işlemlerinin hangi tarihten itibaren devralan şirketin hesabına yapılmış kabul edildiğini,
  • Yönetim organlarının üyelerine, müdürlere, yönetim hakkına sahip kişilere ve denetçilere tanınan özel menfaatleri,
  • Bölünme sonucu devralan şirketlere geçen iş ilişkilerinin listesini, içermelidir.
Bölünmenin Dışında Kalan Malvarlığının Durumu: Bölünme planında veya bölünme sözleşmesinde bölünmeye katılmayacak malvarlığına ilişkin düzenleme yapılabilir. Şayet tahsisi yapılmayan malvarlıkları ile ilgili düzenleme yapılmazsa bu malvarlıkları ile ilgili TTK m.168 hükmü uygulama alanı bulacaktır. Buna göre bölünme sözleşmesinde veya bölünme planında tahsisi yapılmayan malvarlığı konuları üzerinde;
  • Tam bölünmede, devralan tüm şirketlerin, bölünme sözleşmesi veya planına göre kendilerine geçen net aktif malvarlığının ( Bölünen ortaklığın birikmiş zararları varsa, söz konusu zarardan isabet eden kısım düşülecektir. Bunun dışında aktiften borçlar çıkarılmaz.[27]) oranına göre, devralan tüm şirketlere paylı mülkiyet hakkı düşer. Bu kural alacaklar ve maddi olmayan malvarlıkları hakkında da geçerlidir.
  • Kısmi bölünmede söz konusu malvarlığı devreden şirkette kalır.
  • Tam bölünmeye katılan şirketler, bölünme sözleşmesi veya bölünme planına göre herhangi bir şirkete tahsis edilmeyen borçlardan müteselsilen sorumludurlar.
Bölünme Raporu: Bölünme raporu bölünme işlemi hakkında ortaklara bilgi verilmesini ve ortakların işlem hakkında bilgilenmiş olarak karar almalarını sağlama amacı ile hazırlanır[28]. Bölünmeye katılan şirketlerin yönetim organlarının bölünme hakkında ayrı rapor hazırlamaları esas olsa da ortak rapor hazırlanması da mümkündür.

TTK m.169/f.2 ‘de bölünme raporunda bulunması gereken hususlar sayılmıştır. Buna göre bölünme raporu;
  • Bölünmenin amacını ve sonuçlarını,
  • Bölünme sözleşmesini veya bölünme planını,
  • Payların değişim oranlarını ve gereğinde ödenecek denkleştirme tutarını (Pay değişim oranları kesirli çıkıyor, bu da uygulamada zorluk çıkarıyorsa bölünmede denkleştirme tutarı da belirlenmelidir[29]. Ortaklık paylarının değişim oranları belirlenirken, devrolunan şirketin ortaklarına tahsis olunan ortaklık paylarının gerçek değerlerinin onda birini aşmaması şartıyla, bir denkleştirme ödenmesi öngörülebilir.), özellikle devreden şirketin ortaklarının devralan şirketteki haklarına ilişkin açıklamaları,
  • Değişim oranının saptanmasında, payların değerlemesine ilişkin özellikleri,
  • Gereğinde, bölünme dolayısıyla ortaklar için doğacak olan ek ödeme yükümlülüklerini, diğer kişisel edim yükümlülüklerini ve sınırsız sorumluluğu,
  • Bölünmeye katılan şirketlerin türlerinin farklı olması hâlinde, ortakların yeni tür sebebiyle söz konusu olan yükümlülüklerini,
  • Bölünmenin işçiler üzerindeki etkileri ile içeriğini; varsa sosyal planın içeriğini,
  • Bölünmenin, bölünmeye katılan şirketlerin alacaklıları üzerindeki etkilerini,
hukuki ve ekonomik yönleri ile açıklar ve gerekçelerini gösterir.

Başka bir anlatımla bölünme raporunda bölünmenin bölünmeye katılan şirketlerin alacakları üzerindeki etkilerinin açıklanması, bölünen şirketin devredilen malvarlığı bölümünün devrinden sonra kalan net malvarlığının bölünen şirketin alacaklarının alacaklarını karşılayacak düzeyde olup olmadığının araştırılması ve bu hususlara raporda yer verilmesi elzemdir[30].

İnceleme Hakkı : 
Bölünmeye katılan her şirket aşağıda sayılı belgeleri genel kurul kararından iki ay önce ortaklarının incelemesine sunmakla yükümlüdür[31]:
  • Bölünme sözleşmesini veya bölünme planını,
  • Bölünme raporunu,
  • Son üç yılın finansal tabloları ile faaliyet raporlarını ve varsa ara bilançolarını.
Küçük ve orta ölçekli şirketler Kanunun tanıdığı bu inceleme hakkından tüm ortakların onaylaması halinde vazgeçebilirler. Bölünmeye katılan her şirket Ticaret Sicili Gazetesinde inceleme haklarına ilişkin bir ilan yayınlamalıdır. Sermaye şirketleri bu ilanı internet sitesinde de yayınlamak zorundadır.

E. BÖLÜNME KARARI
TTK m.175 uyarınca alacaklıların teminat altına alınmasından sonra bölünmeye katılan ortakların yönetim organları bölünme sözleşmesini veya bölünme planını genel kurula sunar.

Oranların korunduğu bölünmede onama kararı 151. maddenin 1., 3., 4. ve 6. fıkralarında öngörülen nisaplara uyularak alınır. Buna göre anonim şirketlerde esas veya çıkarılmış sermayenin çoğunluğunu temsil etmesi şartıyla, onama kararı genel kurulda mevcut bulunan oyların dörtte üçüyle alınır.

Oranın korunmadığı bölünmede onama kararı, devreden şirkette oy hakkını haiz ortakların en az yüzde doksanıyla alınır. (TTK m.173/3)

F. ALACAKLILARIN KORUNMASI

1. Alacakların Teminat Altına Alınması
Kanun koyucu, bölünme işlemi dolayısıyla alacaklıların zarar görmemesi adına bazı prosedürleri zorunlu tutmuştur. Buna göre bölünmeye katılan şirketlerin alacaklıları, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yedişer gün aralıklarla üç defa yapılacak ilanla ve sermaye şirketlerinde ayrıca internet sitesine de konulacak ilanla, alacaklarını bildirmeye ve teminat verilmesi için istemde bulunmaya çağrılırlar.

Bölünmeye katılan şirketler, ilgili ilanların yayımı tarihinden itibaren 3 ay içerisinde istemde bulunan alacaklıların alacaklarını teminat altına almak zorundadırlar. Ancak alacaklıların alacaklarının bölünme ile tehlikeye düşmediği kanıtlanırsa bölünen şirketlerin teminat yükümlülüğü ortadan kalkacaktır. Öte yandan diğer alacaklılar zarara uğramayacak ise şirket teminat veya ek teminat göstermek yerine borcunu ödeyebilir.

2. Bölünmeye Katılan Şirketlerin Sorumluluğu
TTK m.176 uyarınca bölünme sözleşmesi veya bölünme planıyla kendisine borç tahsis edilen şirket, bu suretle birinci derecede sorumlu bulunan şirket, alacaklıların alacaklarını ifa etmezse, bölünmeye katılan diğer şirketler, ikinci derecede sorumlu şirketler, müteselsilen sorumlu olurlar.

İkinci derecede sorumlu olan şirketlerin takip edilebilmeleri için, alacağın teminat altına alınmamış ve birinci derecede sorumlu şirketin;
  1. İflas etmiş,
  2. Konkordato süresi almış,
  3. Aleyhinde yapılan bir icra takibinde kesin aciz vesikası alınmasının şartları doğmuş,
  4. Merkezi yurt dışına taşınmış ve artık Türkiye’de takip edilemez duruma gelmiş veya
  5. Yurt dışındaki merkezinin yeri değiştirilmiş ve bu sebeple hukuken takibi önemli derecede güçleşmiş, olması gerekir.
TTK m.177/1 yollaması ve TTK m.158 hükmü uyarınca;
  • Devrolunan şirketin borçlarından bölünmeden önce sorumlu olan ortakların sorumlulukları bölünmeden sonra da devam eder. Şu şartla ki, bu borçlar bölünme kararının ilanından önce doğmuş olmalı veya borçları doğuran sebepler bu tarihten önce oluşmuş bulunmalıdır.
  • Devrolunan şirketin borçlarından doğan, ortakların kişisel sorumluluğuna ilişkin istemler, bölünme kararının ilanı tarihinden itibaren üç (3) yıl geçince zamanaşımına uğrar. Alacak ilan tarihinden sonra muaccel olursa, zamanaşımı süresi muacceliyet tarihinden başlar. Bu sınırlama, devralan şirketin borçları dolayısıyla şahsen sorumlu olan ortakların sorumluluklarına uygulanmaz.
  • Kamuya arz edilmiş olan tahvil ve diğer borç senetlerinde sorumluluk itfa tarihine kadar devam eder; meğerki izahname başka bir düzenleme içersin.
G. İŞÇİLERİN KORUNMASI
Bölünmede, işçilerle yapılan hizmet sözleşmeleri, işçi itiraz etmediği takdirde, devir gününe kadar hizmet sözleşmesinden doğan tüm hak ve borçlarla devralana geçer[32]. İşçi itiraz ederse, hizmet sözleşmesi kanuni işten çıkarma süresinin sonunda sona erer; devralan ve işçi o tarihe kadar sözleşmeyi yerine getirmekle yükümlüdür.

Eski işveren ile devralan, işçinin bölünmeden evvel muaccel olmuş alacakları ile hizmet sözleşmesinin normal olarak sona ereceği veya işçinin itirazı sebebiyle sona erdiği tarihe kadar geçen sürede muaccel olacak alacaklarından müteselsilen sorumludur. Aksi kararlaştırılmadıkça veya hâlin gereğinden anlaşılmadıkça, işveren hizmet sözleşmesinden doğan hakları üçüncü bir kişiye devredemez.

İşçiler muaccel olan ve birinci fıkrada öngörüldüğü şekilde muaccel olacak alacaklarının teminat altına alınmasını isteyebilirler. Devreden şirketin bölünmeden önce şirket borçlarından dolayı sorumlu olan ortakları, hizmet sözleşmesinden doğan ve intikal gününe kadar muaccel olan borçlarla, hizmet sözleşmesi normal olarak sona ermiş olsaydı muaccel hâle gelecek olan veya işçinin itirazı sebebiyle hizmet sözleşmesinin sona erdiği ana kadar doğacak olan borçlardan müteselsilen sorumlu olmakta devam ederler.

H. TİCARET SİCİLİNE TESCİL VE GEÇERLİLİK
TTK m.179’a göre bölünme kararı onaylanınca yönetim organı bölünmenin tescilini ister. Şayet kısmi bölünmeye bağlı olarak devreden şirketin sermayesinin azaltılması gerekiyorsa buna ilişkin esas sözleşme değişikliği de tescil ettirilir. Tam bölünme söz konusu ise bölünmenin ticaret siciline tescili ile devreden şirket infisah eder.

Bölünme ticaret siciline tescille geçerlilik kazanır. Tescil anında şirket envanterinde yer alan bütün aktif ve pasifler tescil ile devralan şirketlere geçer.

BÖLÜNME İÇİN YAPILACAK İŞLEMLER[33]
  1. Bölünmeye katılacak ortaklıklar arasında görüşmeler ve bu görüşmeler bağlamında yapılacak hazırlıklar
  2. Yapılacak bölünmenin şekli ve türünün seçimi
  3. Due diligence (Bölünecek ortaklık ile devralacak mevcut ortaklıkların, finansal ve hukuki durumları ile bağlı oldukları sözleşmeler, iş ilişkileri, çevre ve imar hukuku bakımından incelenmeleri)
  4. Ara bilanço
  5. Değişim oranlarının sermaye artırılmasının ve azaltılmasının denkleştirmenim miktarının hesaplanması, imtiyazlar, özel haklar, intifa senetleri gibi sorunlara çareler
  6. Bölünme sözleşmesi veya planı
  7. Bölünme raporu
  8. Bölünmenin denetlenmesi (Bölünme şikâyet üzerine Gümrük ve Ticaret Bakanlığı müfettişlerince denetlenir.)
  9. İzinler
  10. Ortaklık belgeleri incelemesi
  11. Alacaklıların korunması
  12. GK’ların bölünme kararını onaylamaları
  13. Tescil
DİPNOTLAR: 
[1] Ünal TEKİNALP; Sermaye Ortaklıklarının Yeni Hukuku, Vedat Kitapçılık, 2015, s.724
[2] Sami KARAHAN; Şirketler Hukuku, Mimoza, 2. Baskı, s.207
[3] TEKİNALP; s.728
[4] KARAHAN; s.219
[5] Külli halefiyetin parçalara özgülenmiş halidir. (TEKİNALP; s.730)
[6] KARAHAN; s.208
[7] TEKİNALP; s.730.
[8] TEKİNALP; s.733
[9] Hasan PULAŞLI; Şirketler Hukuku Şerhi, Cilt 1, Adalet Yayınları, 2. Baskı, s.218
[10] PULAŞLI; s.220.
[11] TEKİNALP; s.726
[12] PULAŞLI; s.220.
[13] KARAHAN; s.208
[14] TEKİNALP; s.729
[15] PULAŞLI; s. 220
[16] TEKİNALP; s.682
[17] TEKİNALP; s.731
[18] TEKİNALP; s.731
[19] PULAŞLI; s.237
[20] KARAHAN; Ss.211-214
[21] TTK m.473: (1) Bir anonim şirket sermayesini azaltarak, azaltılan kısmın yerine geçmek üzere bedelleri tamamen ödenecek yeni paylar çıkarmıyorsa, genel kurul, esas sözleşmenin gerektiği şekilde değiştirilmesini karara bağlar. Genel kurul toplantısına ilişkin çağrı ilanlarında, mektuplarda ve internet sitesi bildiriminde, sermaye azaltılmasına gidilmesinin sebepleri ile azaltmanın amacı ve azaltmanın ne şekilde yapılacağı ayrıntılı bir şekilde ve hesap verme ilkelerine uygun olarak açıklanır. Ayrıca yönetim kurulu bu hususları içeren bir raporu genel kurula sunar, genel kurulca onaylanmış rapor tescil ve ilan edilir.
(2) Sermayenin azaltılmasına rağmen şirket alacaklılarının haklarını tamamen karşılayacak miktarda aktifin şirkette varlığı belirlenmiş olmadıkça sermayenin azaltılmasına karar verilmez.
(3) Genel kurulun kararına 421 inci maddenin üçüncü fıkrasının birinci cümlesi uygulanır. Kararda sermayenin azaltılmasının ne tarzda yapılacağı gösterilir.
(4) Esas sermayenin azaltılması sebebiyle kayıtlara göre doğacak defter kârı sadece payların yok edilmesinde kullanılabilir.
(5) Sermaye hiçbir suretle 332 nci madde ile belirlenen en az tutardan aşağı indirilemez.
(6) Bu madde ile 474 ve 475 inci maddeler, kayıtlı sermaye sisteminde çıkarılmış sermayenin azaltılmasına kıyas yoluyla uygulanır
[22] TTK m.474: (1) Genel kurul esas sermayenin azaltılmasına karar verdiği takdirde, yönetim kurulu, bu kararı şirketin internet sitesine koyduktan başka, 35 inci maddede anılan gazetede ve aynı zamanda esas sözleşmede öngörüldüğü şekilde, yedişer gün arayla, üç defa ilan eder. İlanda alacaklılara, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesindeki üçüncü ilandan itibaren iki ay içinde, alacaklarını bildirerek bunların ödenmesini veya teminat altına alınmasını isteyebileceklerini belirtir. Şirketçe bilinen alacaklılara ayrıca çağrı mektupları gönderilir.
(2) Sermaye, zararlar sonucunda bilançoda oluşan bir açığı kapatmak amacıyla ve bu açıklar oranında azaltılacak olursa, yönetim kurulunca alacaklıları çağırmaktan ve bunların haklarının ödenmesinden veya teminat altına alınmasından vazgeçilebilir.
[23] TTK m.592: Anonim şirketlerin esas sermayenin azaltılmasına ilişkin hükümleri limited şirketlere kıyas yoluyla uygulanır. Esas sermaye borca batık bilançonun iyileştirilmesi amacıyla, ancak şirket sözleşmesinde öngörülen ek ödeme yükümlülüklerinin tamamen ödenmesi hâlinde azaltılabilir.
[24] TEKİNALP; s.732
[25] TEKİNALP; s.736
[26] Birleşme hükümleri kıyasen uygulanacaktır.
TTK m.140: (1) DEVROLUNAN ŞİRKETİN ORTAKLARININ, MEVCUT ORTAKLIK PAYLARINI VE HAKLARINI KARŞILAYACAK DEĞERDE, DEVRALAN ŞİRKETİN PAYLARI VE HAKLARI ÜZERİNDE İSTEMDE BULUNMA HAKLARI VARDIR. Bu istem hakkı, birleşmeye katılan şirketlerin malvarlıklarının değeri, oy haklarının dağılımı ve önem taşıyan diğer hususlar dikkate alınarak hesaplanır.
(2) Ortaklık paylarının değişim oranları belirlenirken, devrolunan şirketin ortaklarına tahsis olunan ortaklık paylarının gerçek değerlerinin onda birini aşmaması şartıyla, bir denkleştirme ödenmesi öngörülebilir.
(3) Devrolunan şirketin oydan yoksun paylarına sahip ortaklarına aynı değerde, oydan yoksun veya oy hakkını haiz paylar verilir.
(4) Devrolunan şirkette mevcut bulunan paylara bağlı imtiyaz hakları karşılığında, devralan şirkette eş değerde haklar veya uygun bir karşılık verilir.
(5) Devralan şirket, devrolunan şirketin intifa senedi sahiplerine, eş değerli haklar tanımak veya intifa senetlerini, birleşme sözleşmesinin yapıldığı tarihteki gerçek değeriyle satın almak zorundadır
[27] TEKİNALP; s.737
[28] KARAHAN; s.218
[29] TEKİNALP; s.733
[30] KARAHAN; s.212
[31] KARAHAN; s.220
[32] KARAHAN; s.228
[33] TEKİNALP; s.734
  Tüm hakları saklıdır. Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz ve yazarın izni alınmaksızın yazının tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder