Soraya'yı Taşlamak
İran
İslam Devrimi ile eski mahkûmlar bile molla olmuştur. Mollaların keyfince
yönetilen toplumda sorgulamak, karşı çıkmak yasaktır. Kapalı bir toplum olma
yolunda hızla ilerleyen İran’ın köyleri de aynı hızla kapanmakta
katılaşmaktadır. Dış dünyadan kopmuş durumdaki bu köylerde işlenen suçların
gizli kalacağı, iletişim olmadığı için her günahın toprağa gömüleceği inancı
ile masum kanı dökenler bu kez yanılmaktadır…
Dört çocuk annesi Soraya… Dünyanın erkeklere ait
olduğuna inanan kocasının isteklerini yerine getiren ama çocukları için ona
karşı çıkmaktan çekinmeyen Soraya… Evlatlarının bir ömür boyu yarası olacak
Soraya…
Erkek egemen toplumun en katı şeklini yaşayan
İran’da hata yapmak, asi olmak, sorgulamak bile gerekmez öldürülmeniz için,
kocanızın yeni bir eş istemesi yeterlidir. Vicdanlarını sandıklara kaldırmış
bir toplum içerisinde kimse öldürülmenize engel olmak için itiraz etmeyecektir.
Soraya’nın kocası Ali, bir idam mahkûmunun
kızına göz koymuştur, kızı alması
karşılığında idamı durduracaktır. Karısına ve iki kızına bakmak isteyemeyen,
kuma alması halinde Soraya’nın sorun çıkaracağını düşünen, onun “fazla
konuştuğunu” düşünen Ali, köyün mollası ile birlikte Soraya’dan kurtulmak için
plan yapar. Köyün muhtarı İbrahim’in planlanan oyuna “kanması” ile tüm köye
yayılan yargılama başlar.
Tek başınıza bir kişiyi öldürmeniz cinayettir.
Ama bu cinayete yanınızdakileri de ortak ederseniz artık kimse
cezalandırılamayacaktır. Kötülüğün kollektifleşmesi karşısında aslında cezanın
da kollektifleşmesi gerekir ama bugüne kadar bunu hiç görmedik. Öldürülenler
toprağa, öldürenler evlerine... “Medeni” dünya kanunları, linç kültürü
karşısında her daim zayıf ve yetersiz kaldı.
Dinsel dürtüler ile hareket ettiğini iddia
etseler de aslında içlerindeki şeytanlarla hareket eden bir güruh var aramızda.
Tek başına harekete geçmekten korkan, topluluk haline gelince içindeki canavarı
salan bir güruh. Güzel, mutlu, huzurlu yaşamları öldürmekten keyif alan,
kendisi dışında herkesin acı çekmesiyle tatmin olan bir güruh.
Yeğeninin öldürülmesine engel olamayan Zahra, bu
kollektif kötülük karşısında sessiz kalmayacak, köye gelen gazeteci Freidoune
Sahebjam'a her şeyi anlatacaktır. Tüm dünya duymalı, tüm dünya bilmelidir bu
acımasız cinayeti. Tüm dünya bilmeli ki, bir daha hiçbir kadın, hiçbir insan
şeytanlaşan insanların kurbanı olmasın.
Yeşim
Yeşiloğlu
yesim@sevdalimhayat.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder