belki resim der ki / her şey dahil hatıraya
Luncheon of the Boating Party (Le déjeuner des canotiers), Pierre Auguste Renoir, 1881
Hafızanın
büyülü çekmeceleri var. Onlardan birini açıp, istemsiz bakıyorum bazen.
Rengârenk bir gençlik hatırası orada, koyduğum yerde hep bekler beni. Bunu
bilirim, bu yüzden her defasında usulca, dikkatlice bakarım. Hayatımızın en
güzel yıllarıymış, farkına varamadık. Tatlı kahkahaları ve lüzumsuz sitemleri
zihnimize serip, hızlıca akıp gidiyor zaman. Ne o şen şakrak sofralardan, ne de
narin gülüşlerden eser yok artık. İşte belki de yalnızca bunun için bakmalı
tarihine, hafızasının derin çekmecelerine insan. Hatıralar dipsiz okyanustur
çünkü. Bir yerlerde yaşanmış ve hafızada yerini bulmuş, kayıt altına
alınmıştır. Rüzgârda salınan bedenlerimiz, körpe ve uçuk hayallerimiz, geleceği
boşlayışımız da içindedir bu hafıza çekmecelerinin. Gündelik daimi telaşlar, belki
ve çokça boşa harcanmış zaman, birlikte söylenen bildik, neşeli bir şarkının
ezgisi, içkinin ağızda bıraktığı o yakıcı sertlik, sakin sakin konuşmalar, hararetli
anlatmalar, huşu içinde dinlemeler, dalıp da nerelere gitmeler… Her şey dâhil
hatırlamaya. Yeter ki hatırlamaya takati olsun insanın.
Ocak,
2019
belki
resim der ki,
resim sanatının yüzyıllardır süregelen varlığının parçası olmuş belli başlı
eserlere kısacık hikâyelerle eşlik eden, kurmaca bir dokunuş denemesidir ve
kuşkusuz, ana eksenini ‘anlamlandırılan’
eserin kendisi oluşturur. Bu uzun soluklu proje ‘resim’ ve ‘izleyen’
arasındaki doğal bağa gönderme yapar.
Ender Macun
endermacun@yahoo.ca
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder