Göz
göze durup bakınca, göreceğiz. Neyiz ve nerelerdeyiz, bilemiyoruz, demiştin ya
hani zamanı geldi anlamanın, şimdi.
Kim
bilir neler neler geçti başından, kimse böyle yalnız olamaz. Anlat birer birer
tut ellerimden, kimse böyle küskün olamaz dedim ama sustun sadece. Oysa her şey yolunda gitse durmasaydı, üzüntüler upuzun bir tatile çıksaydı...
Benim
bir hikayem var sonunu yazmadığım, benim bir sevgilim var henüz tanışmadığım
derdim, aynada kendime. Benim umudum var benim umudum. Böylece, öylece, sadece
yaşadım. Umut ederek, bekledim…
Denize
açıldım sevmeye, sevilmeye. Yabancı limanlardan demir aldım. Anladım sevmek
gibisi yok. Sevilmek ? Yokluğun varlığın birdi, dünüm yoktu, yarınım sırdı. Umursamadım, al senin olsun, al ne olursun, al benim ömrümden dedim. Faili meçhul, bir deli maktul oldum.
Mayın
tarlasında dolaşıp durmuşum aşk sanıp da, herkes arkamdan bağırmış kimseyi
duymamışım. Savaş filmlerinde olur ya yaralı yaralı devam etmişim. Sonuna kadar
aşk ya yanımdasın sanmışım. Koşmuşum, düşmüşüm, bedenim sağlam, yüreğim paramparça
olmuş. Sonuna kadar giderken, hayat bize oyun oynuyor olabilir mi? derken kalkmışım.
Ben
sigara dumanımın altında, yana yana en sonunda kül oldum. Sen kibritin hiç
yanmayan ucunda birinin hayatından geçmiş oldun, erkeğim. Son günlerde çok
düşünür oldum, seni, yaşadıklarımızı, yaşayamadıklarımızı, nihayetinde zor
zamanları çabuk atlatır oldum. Bakıyorum aynaya her gece, içim rahat, biraz
yorgunum sadece.
Bana
kıyan erkeğim sen gül, vazgeçtim rüyalardan, beni sevmezsen yağmurları sev
demeyeceğim sana. Gemileri de limanları da, her şeyi yakarım, anıları da.
Unuturum seni, sevdiğimi, sevilmediğimi.
Çünkü
sanki bugün son günmüş gibi dolu dolu yaşamak istiyorum ben. Her ne çıkarsa
yoluma selam verip yürümek istiyorum. Sil baştan sevmek gerek bazen hayatı
sıfırlamak sil baştan sevmek gerek bazen her şeyi unutmak... demiştin, seni
dinledim. Sevdim, tükendim, sildim, unuttum.
Yeşim Yeşiloğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder