Bir
armatör iflas eder, liman giriş ücretini ödemediği için geminin limana girmesine izin verilmez, gemiye de haciz konulur. Armatörün ve taşınmazlarının durumu netleşinceye kadar gemi açık denizde
bekleyecektir. Geminin açık denizde bekleyebilmesi için gemide kaptanla beraber
5 kişi daha kalmalıdır. Ücretlerini alıp alamayacakları kesin olmasa da biraz daha para kazanmak isteyen 5 kişi daha.
Kendi
halinde, problemlerini kendisini keserek aşmaya çalışan aşçı Nadir. Ailesinin
yaşadığı gecekondu yıktırılmıştır, Nadir dönse de yapabileceği bir şey yok,
paraya ihtiyaç var madem, işsiz kalmaktansa gemide çalışmaya devam etmelidir.
Dayak
yedikten hemen sonra gemide çalışmak üzere gelen, küfürün gırla gittiği ortamda
annesine yönelik küfür yüzünden bir türlü sakinleşemeyen Cenk. Her gece içki ve
uyuşturucu ile kafayı çekse de aslında modern zaman filozofu. Karakterlerin
bunalımları hakkında konuşan tek kişi.
Taksicilik
yaparken gemiye kapak atmış bir başka “keş” Alper. İçki ve uyuşturucunun etkisi
ile Cenk’le kanka olup her gece kuralları çiğnemeyi alışkanlık haline
getirirken Cenk’in bunalım konuşmalarının sadık dinleyicisidir.
Beş
vakit namazını aksatmamaya çalışan, kaptanın sözünden asla çıkmayan itaatkâr ve
işinden kaytarmayan İsmail. Küfür etmekten çekinmeyen, iktidarın bekçiliğini
yapabilecek, Beybabadan sonra ikinci yetkili kişi.
Dev
boyu ile kavgada karşınızda olmasını istemediğiniz, sessiz, sorulara cevap
vermeyen, sohbetlere katılmayan Kürt. Bir noktadan sonra Hayalet Kürt. Evet
evet ülkemizdeki sorunlara yönelik göndermeler de var.
Herkesin
Beybaba diye seslendiği, gemiyi terk etmemek için adamlarını açlığa ve
susuzluğa da mahkum edebilecek kaptan. Sorgulanamaz, karşı çıkılamaz iktidar figürümüz.
Gemi
aynı yerde durmakta, herkes aynı işi yapmaktadır da belirsizlik, tekdüzelik
günden güne gerilimi artırmaktadır. Yemek için malzeme azalmaktadır armatörden
haber yoktur. Beybaba herkese farklı konuşmakta, iktidarının sarsılmaması için
çabalamaktadır. Kavgaların bitmek bilmemesi, Cenk’in öngörülemez davranışları,
Kürt’ün ortadan kaybolması, gemi normal bir gemi değildir artık. Cenk’in sözünü
tutması ve İsmail’i hazırlıksız yakalayarak yakalaması ile filmimize ismini
veren Sarmaşıklar ortaya çıkar. Artık gerçeklik bambaşka bir boyuttadır.
Gemi çalışmaya devam etse de yıllardır atıl duruyormuş gibi eski, çürümüş, karanlık bir havası vardır. Gemi adamlarımız birbirinden çok farklı olsalar da bu huzursuz gemide bir arada kalmak, birlikte yaşamak zorundadır. İstemedikleri halde konuşmak, istemedikleri halde beraber hareket etmek ve beraber isyan etmek zorunda oldukları gibi. Tanıdık geliyor değil mi? Ee hepimiz aynı gemideyiz...
(Gişe Memuru ile adını duyuran Tolga Karaçelik'in Sarmaşık'tan sonra çektiği Kelebekler filmi sinemalarda. )
Yeşim Yeşiloğlu
yesim@sevdalimhayat.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder