güneş doğudan doğarmış,
ya sözcükler?
bakışların kalmış gölgemde
ki senin bu serseri bakışların
göğsümde uçan yarasaları zifiri karanlığın
ne zaman yeşilin oyununa düşsem
bu çıkmaz sokaklarda
olmayacak bir duaya yine sen deyip başlıyorum
bir ülke savaştan çıkıyor
-ben yara bere içinde cesur savaşçı-
sesinle yeni bir çağ başlıyor
bütün gemiler Akdeniz'e demir atmış
tamam diyorum bu kez çocuklar ölmeyecek
sahi diyorsun ölmeyecek
kurduğum alarmlar cehennem çanları
Pollyanna rüyalarımdan puslu sabahlara uyanıyorum
Napolyon hala Mısır'a sefer düzenliyor
bakışların kalmış saçlarımda
ki benim bu mısır püskülü saçlarım
isyan şerhi düşülmüş kızıl süvariler
-neyleyim-
her bir telinde mavi boncukları gökten artakalan
yine bir yağmur yağar
kaldırımlarda ayakları üşümüş insanlar
-yalnız ayakları mı?-
ekimdir ortalık post-meydan muharebesi
olmadık kentlerde bitiveririm çaresiz
saçlarımda damla damla yaşları mendilsiz bulutların
işte o zaman atımı şahlandırırım
göğe
özgürlüğe
adalete
ve
sana dair
bakışların kalmış gönlümde
ki benim bu delik deşik gönlüm
savaş sonrası yağmalanmış kutsal topraklar
geriye kalan eflatunun karaya çaldığı rüyalarım
güzelim eflatun işlemeli rüyalarım
ekimdir ortalık post-meydan muharebesi
ben daha önce hiç böyle ölüp ölüp dirilmemiştim
anladım ki
sen kalmışsın içimde.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder