Bir Mektup Üç Satır Yazı

Merhaba Arkadaşlar,

Saragamo’nun Bütün İsimler romanı için belirlediğimiz okuma süresi sona eriyor. Sırada Paul Lafargue’ın ünlü kitabı Tembellik Hakkı var. Birkaç saatte okunabilecek bu ince kitap, dünyanın her tarafında geçerli çok önemli bir konuyu ele alıyor. Yaşadığımız hayatın güncel gerçekliği üzerine de düşünmemize olanak sağlayacaktır. Özellikle “çalışmak”, “serbest zaman”, “özgürlük ve sorumluluk” gibi bazı kavramları popüler kültür telkinlerini aşarak yeniden tanımlayabilmemize, ezberlediğimiz bazı görüşleri sorgulamamıza neden olacaktır. Ve en önemlisi, aramızda bir iletişime, düşünce alışverişine vesile olacaktır.

En önemlisi bu! Yani iletişim halinde olmamız, bir arada bulunma duygusu yaşamamız.

Hafta sonu, bu durum bir kez daha somutlaştı. Pek kalabalık olmasak da, olumsuz hava koşullarına rağmen, Fazıl Say’ın İstanbul Senfonisi eşliğinde küçük bir şehir gezisi etkinliğimiz çok güzel geçti. Müzik güzeldi, o senfoninin her bir bölümünü içeriğine uygun mekanlarda dinlemek fikri çok güzeldi, başka da güzel şeyler vardı, ama en önemlisi, en güzeli, dostlarla buluşmaktı.

Belli ki, Fazıl Say da, diğer müzisyenlerimiz, yazarlarımız gibi, birbirimizle bir arada bulunma isteğimize karşılık geldiği için bizde içten bir yakınlık duygusu yaratıyor. Hep böyleydi aslında, ama galiba en çok içinde yaşadığımız dönemde, sanatçılarımız, ürettikleri yapıtların sanatsal değerinden de öncelikli biçimde, düzgün insanları buluşturan bir işlev yerine getiriyorlar. İçten ve derin duygular hissetmeye, iyi insanların varlığını tekrar tekrar görmeye ihtiyacımız var.

Kitap okumak meselesine de böyle bakıyoruz. Soyut bir “okuma övgüsü” yapmadık hiçbir zaman. Doğru kitapları, doğru biçimde, hem de doğru insanlarla birlikte okumak; Sevdalım Hayat Okuma Atölyesi bunun için var!

Elbette yeni bilgileri inceleyeceğiz, tartışmaya, düşünmeye, gelişmeye devam edeceğiz, ama her şeyden öncelikli, birbirimizin elini tutacağız. Bu dönemde hiçbir kitap, hiçbir müzik, hiçbir düşünce birbirimize sahip çıkmaktan daha önemli olamaz. Hiçbir şey, “bir türkü gibi yaşamak”tan daha güzel olamaz!

Bir türkü gibi yaşamak… Neşet Ertaş’tan Sıla’ya, Zuhal Olcay’a; en klasik biçimdekinden modernleştirilmiş olana, hatta şarkı forumunda, senfoni tarzında… “Teknik” anlamda türkü değil, sözünü ettiğimiz. En politik içerikteki Grup Yorum marşları, en kişisel aşklardan söz eden Karacaoğlan sözleri, hayata dair Livaneli besteleri, eğlencelik pop müzik parçaları… Hangi tarzda olursa olsunlar, hep bir ağızdan söylendiği oranda türküdür her biri, türkülerimizdir.

Türküler; karanlık insanların, fesatların, yozlaşmış kişiliklerin baş düşmanıdır. Paylaşmak, dayanışmak, bir araya gelmek de bizlerin güzelliğidir, gücüdür.

Belki de uzun yıllar sürecek bu Sevdalım Hayat Okuma Atölyesi yolunun başlarında, “kendi aramızda” sayılabilecek bazı buluşmaları bu nedenle önemsiyoruz. Bundan sonrası için düşündüğümüz ilk üç etkinliği hatırlatalım:

- 22 Nisan, Nilüfer-Bursa, Kültürperest Kitabevi buluşması.

- 5 Mayıs, İstanbul, Barış İnce ile buluşma; Çelişki romanını ve habercilik-edebiyatçılık sohbeti.

- 30 Mayıs, Yalova, Zafer Köse ile Kuş Sesleriyle romanı ve güncellik-edebiyat sohbeti.

İçerikler ve ayrıntılarda bazı ilaveler olabilir, günleri yaklaştıkça her bir etkinlikle ilgili bilgiler vereceğiz. Şimdilik, okuma listemize Barış İnce’nin Çelişki romanını eklediğimizi hatırlatalım. (Bazı arkadaşlarımız zaten daha önce atölyede konusu geçtiği için bu kitabı okumuştu.) Listedeki diğer kitapların tarihlerini değiştirmeden, özellikle Tembellik Hakkı gibi hızlı okunacak kitapların sağladığı kolaylıktan faydalanarak, Çelişki’yi de listeye ekledik. Okuma Listesini kontrol ediniz.

***

Geçenlerde konusunu ettiğimiz, farklı şehirlerde, listemizdeki her kitaptan sonra gerçek mekanlarda buluşarak atölye çalışmalarını sürdürecek gruplar oluşturmak fikrine birçok olumlu tepki aldık. Ama genelde, “olsa katılırım, ne güzel olur” türünde karşılıklar geldi. Böyle bir girişim için harekete geçebilecek, çevresinde hareketlenme yaratmak için öncülük yapabilecek arkadaşlara konuyu hatırlatmış olalım.

Kitaplarda, okuma atölyesi sayfalarında, buluşmalarda görüşmek üzere,

Selam ve sevgilerimizle,