Bir Yanın Ölüm Bir Yanın Yaşam Ah Colosseo ! - Yeşim Yeşiloğlu - Sevdalım Hayat
Bir Yanın Ölüm Bir Yanın Yaşam Ah Colosseo ! - Yeşim Yeşiloğlu

Bir Yanın Ölüm Bir Yanın Yaşam Ah Colosseo ! - Yeşim Yeşiloğlu

Paylaş

Güneşli ama soğuk bir sabaha daha merhaba diyip yollara düşmüştüm. Bugün sırada hem kanlı bir arena hem de bir tiyatro sahnesi olabilen Colosseo, baktıkça İstanbul Üniversitesi'nin kapısını hatırlatan Arco di Constantino, ıssız ve karanlık gecenin içerisinde bir anda şehrin geçmişini düşündüren Foro Di Traino ve Colonna Triana, bir anda atıyla caddeye fırlayıp koşturacakmış gibi duran Monument Vittorio Emanuele, Roma'nın başı üstündeki Piazzale Guiseppe Garibaldi. (İtalyanca bildiğimden veya klas dursun diye değil otelinizin size vereceği haritada görünce daha kolay hatırlarsınız diye İtalyanca yazıyorum :) ) 


Medeniyetin beşiği dediğimiz Avrupa'nın geçmişi diğer tüm ülkeler gibi kirli. İşgaller, savaşlar, kırımlar derken bugüne temiz bir sayfa açmaya çalışıyorlar. Belki de tarihin en kanlı sayfalarından birini bu nedenle koruyorlar, salt tarihi bir yapı olarak değil aynı zamanda bir ibret vesikası olması için. Tiyatro sahnesi olarak da kullanılsa namı değer Kolezyum büyük Roma İmparatorluğu'nun gladyatör çarpışmalarına ev sahipliği yapmış, taşlarını kanla beslemiş bir yapı. 

Hani filmlerde olur ya bazen, başrol bir yer görür ve o yerle ilgili okudukları/anlatılanlar üzerinden hayal kurar, hepsini birebir yaşar adeta. Öyle olmadı :) İyi kötü Spartacus sahneleri geldi aklıma ama o kadar. Sanırım düş kurmak, düşlerde yaşamak sandığımız kadar kolay değil. 

Arco Di Tito

Görür görmez aklıma İstanbul Üniversitesi kapısı geldi. İnsan yeni gördüklerini anı defterinde biriktirdikleri veya yaşanmışlıkları ile karşılaştırmaktan, birbirine benzetmekten geri duramıyor. (Bazen hiç alakası olmasa da) 

Arco di Constantino
Roma'daki yüzlerce kiliseden biri daha: Porta Santa. Bu heykellere hayran hayran bakmaktan bazen önüne bakamıyor insan. Estetik denen şey gerçekten de insanın ruhuna dokunuyor. 


Colosseo'umdan devam eden cadde sonunda bu vadiyle karşılaştım : Circo Massimo. Vadi desem de bakmayın burası antik bir hipodrom. Roma İmparatorluğu'nun ünlü at arabası yarışlarının da düzenlendiği bir eğlence ve oyun alanı olan bu yer şu anda bir park.  
Circo Massimo

Piazzale Giuseppe Garibaldi
Roma'ya kuş bakışı bakmak için en ideal yer: Gianicolo Tepesi. Tepede bir meydan ve meydanın tam ortasında Giusseppe Garibaldi'nin heykeli. Hem askeri hem de siyasi bir figür olarak İtalyan tarihinde kayde değer bir yer edinmiş Garibaldi belki de bu yüzden tüm Roma'ya tepeden bakıyor. Hem İtalyanların saygısını sunabilmesi için hem de "İki Dünyanın Şövalyesi" İtalya'yı gözetmeye ve korumaya devam etsin diye. 

(Gianicolo'ya yürümek biraz zor, sadece tepe olduğu için değil merkezden biraz uzakta olduğu için de. Bu nedenle otobüse binmenizi tavsiye ederim.)  

 
  
Monument Vittorio Emanuele 2

İtalyanların Padre della Patria (Anavatanın Babası) olarak andığı Vittorio Emanuele'nin onuruna yapılan abide. Birleşik İtalya'nın ilk kralı olan Vittorio İtalyanların gözünde hala önemli bir yere sahip ki Roma'nın en ünlü caddelerinden birinde atıyla durabiliyor. Belli olmaz yarın bir gün bir "meczup" elinde balyozla çıkıp heykeli parçalamaya çalışabilir.   
Foro di Traiano
Vittorio Emanuele abidesinin hemen sağında Foro Di Traiano. Roma imparatorlarından Trianus tarafından yaptırılan Roma'nın son meydanından geriye kalanlar. İmparator eksik olmasın onu unutmamamız için Colonna Triana (Trianus Sütünü) diye bilenen bu sütunu da -tarih kitabı esasında- bırakmış. Çektiğim fotoğraflar arasında yok zira akşam saatleri, fotoğraf çekimi için ambiyansı kötüydü :) 

 
Gezdiğim daha pek çok yer vardı Roma'da sizinle paylaşmadığım ya da birkaç fotoğrafla pas geçtiğim. Maksat az biraz heyecanınız artsın, gezmek-görmek benzer hisleri paylaşmanız için hevesiniz olsun, yoksa bu fotoğraflarla Roma'yı hissetmek ne mümkün. O nedenle Roma defterimiz burada kapanıyor :) 

(Euro olmuş 5 TL biliyorum ama ucuz konaklama var, az yemek var, otobüs-metro yerine bolca yürümek var. İnsan tek bir hayat yaşayacaksa madem dünya denen diyarın her bir karışını görmek için çalışmalı, yeni bir koltuk takımı almak için değil! ) 

1 yorum:

  1. '' İnsan tek bir hayat yaşayacaksa madem dünya denen diyarın her bir karışını görmek için çalışmalı, yeni bir koltuk takımı almak için değil! ''

    YanıtlaSil