Büyükanne, Anne, Kız - Aylin Çiftçi - Sevdalım Hayat
Büyükanne, Anne, Kız - Aylin Çiftçi

Büyükanne, Anne, Kız - Aylin Çiftçi

Paylaş

Oyunculuğuyla tanıdığımız Zeynep Kaçar, bu sefer romancı olarak karşımıza çıkıyor. Okurken ister istemez, “bir tiyatrocunun çalışması” diye düşünüyoruz. Herhalde böyle olmasının olumlu bir etkisi vardır. Bu iki sanat dalı da hikaye anlatmakla ilgili değil mi?

Kaçar’ın ilk romanı Kabuk’ta hikaye katman katman açılarak ilerliyor. Bunu fark ettikçe, kapağındaki matruşkalar daha anlamlı hale geliyor.

Gelişen olayları çözümlemek için başlarda biraz sabırsızlanıyoruz. Ama ilerlemekten başka çözüm yok, sayfalar geride kaldıkça hikâye kendiliğinden ilmek ilmek çözümlenmeye başlıyor. Hatta çözümledikten sonrada baştan okuma isteği ile doluyor içiniz.

Anlatımı, konusu çok iyi bir ilk kitap. Romanın başlarında kahramanları tanımak ve birbirleriyle ilişkilerini akılda tutmak için biraz zorlanabilirsiniz, ama buna pek aldırmadan devam ederseniz, ilerleyen sayfalarda kolaylaşıyor.

Tiyatro oyunlarında “kadın” temasını işleyen Kaçar, ilk romanında da bu temadan vazgeçmiyor. Seni, beni, bizi, illa ki hayatımızın bir ucunda bulunmuş kadınların hayatını anlatıyor. Okudukça aslında çok uzak olmayan ama beynimizin kendimizi güvene almak için hep en arkalara attığı gerçekler ile yüzleşiyoruz, anne kavramının hayatımıza nasıl bir etkisi olduğunu anımsıyoruz.

Kitapta üç kadın karakter var. Bunlar; anne Sabiha, kız Sezin ve torun Füsun. Üç kuşaktan üç kadının nasıl delirmeye zorlandığının zekice kurgulanmış hikayesini anlatıyor Zeynep Kaçar.  Farklı acılar, farklı kaybedişler yaşayan üç kuşaktan kadınların sesi oluyor.

Elinize kahvenizi alıyor ve karakterlerin tek tek dertlerini dinliyorsunuz:

"Her çocuk emin olmalı annesinin sevgisinden. Bunu bilmeden, hiçbir zaman gerçek bir hayat yaşayamıyor insan, gerçek bir insan olamıyor."

"Mesafe. Evet. Mesafe çok mühim. İçinden bakarsan görünmüyor lakin biraz uzaktan bakarsan gerçekler olduğu gibi duruyor karşında. Kim bilir neleri fark edemiyoruz çok yakından baktığımız için? Hatta kendimizi bile!"

"Yeniden bakmak. Bir aynanın önünde durup sanki bambaşka bir yüze bakar gibi. Sıradan, merhamete muhtaç bir kızken bir anda hem çok güçlü hem çok güzel olabilmek. Mucize. Yeni bir bakış. Kendime onun gözleriyle bakmayı öğrenince, şaşırtıcı bir fark edişle, onu görebildim. O. Beni bir cehennemden çekip çıkaran o." 

“Kim bilir, kim bilebilir ne güzel bir histir tam olmak? Kim bilir, kim bilebilir sıradan bir ailede büyümenin verdiği o dünyalara sığmaz güveni. Kim bilebilir… Annenin asla delirmeyeceğini, babanın her akşam eve döneceğini ve kardeşinin hiç terk etmeyeceğini bu kabuğu?”

Kitap bitiyor. Kahveniz soğuyor. Yüreğiniz ısınıyor.

Aylin Çiftçi

***


Kabuk

Zeynep Kaçar
Sel Yayıncılık
173 Sayfa, 2017



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder