Saniye - Gülcan Sural - Sevdalım Hayat
Saniye - Gülcan Sural

Saniye - Gülcan Sural

Paylaş

 SANİYE 
Yeni yıla girerken şunları söylemek istiyorum: Geçip giden yıllar gibi senden de hiçbir şey istemiyorum 2018. Ben kendi mutluluklarımı doldururum bir küpe. Sen hiç zahmet etme. Mesela iki aşığın birbirine bakışından yarına umut toplarım. Hiç tanımadığı bir çocuğun başını okşayan ellerden,şefkat katarım mesela.

Çiçeklerine su, camın önüne yem koyan annelerden bir bardak huzur alırım,taşırım sırtımda. Damlasını ziyan etmem.

Hastane kapısında ağlayana, “Bu da geçer Ya Hû! derdi veren dermanını hazır etmiştir. Üzme tatlı canını!” deyip, arkasını dönünce kendi göz yaşında boğulandan, bir nefes merhamet koyarım...

Topladığım bunca huzuru, güzelliği, mutluluğu  küpümde çürümeye bırakmam.Sen merak etme.

Annem de bilmezdi yılın başıyla sonunu, saati, dakikayı...Ama o iki yumurtasının birini komşuya,ekmeğinin yarısını fakire uzatırdı.O yüzden bollaştı,bereketi bol oldu evinin.O ananın kızıyım ben de. Zamanı bilmeden yaşamayı,kat kat mutluluk çoğaltmayı ondan öğrendim.

Yaşamanın başka türlüsünü öğretmediler...”Veren el,alan elden üstündür.” dediler. Basamak basamak merdiven dayadım gökyüzüne.Baktım alem-i cihana,ömür treninin her vagonunda kazanan tevazuydu illa...

Demem o ki; senden bir beklentim yok.Yıl dediğin, gece yarısını geçtikten sonra koparılıp çöpe atılan bir kağıt parçası.365 gün ömrü var.

Dileğim o ki; insanlar birbirlerini insan oldukları için sevsinler.Adlarının önlerine konulan sıfatları için değil!

İyilikler çoğalsın,mazluma zulüm edilmesin,fakir horlanmasın, yetim sevgisiz büyümesin, öksüze her kadın anne olsun,yürüyemeyene ayak, göremeyene göz olunsun,değer verilince arkasını dönüp gitmesin kimse. Vefa bilinsin,zengin zenginliğine aldanıp toprağı,fakir yarının umudunu unutmasın...

Sen bildiğin gibi akıp git ömürden.Yüreği güzeller hep var...Akarken o güzel insanların inancını azaltma yeter.

Bu ay olunca yeni takvimler basılır. Her takvimin yaprağında ayrı ayrı güzel söz olur. Yine bir akşam, ”Hele oku bakayım,bugün ne düşecek payımıza?” dediğinde babam,bu sözü okumuştum.Ne çok sevmiş olmalı ki katlayıp kara cüzdanına koymuştu:

Saatler bizimle alay eder,ömrümüz saniye saniye biter...”

Babamı kaybedince,annem babamın cüzdanını bana vermişti.İçinden çıkan bir takvim yaprağıyla yeni yılın adı bende “Saniye” olarak kaldı.Bir saniye öncesi doğum,bir saniye sonrası ölüm...

Octavio Ocampo

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder